SÖZ YAZARI:
Ferat ERTÜRK
19.03.1997
HAMBURG

Selam Olsun
Sitem eder her gülüşte,
Yol alıp görmeden geçme.
Şehit baban burda işte,
Şu dağlara selam olsun.
Şehit kızı sana sözüm,
Kin bağlama dağlar bizim.
Toprağın altında özün,
Şu dağlara selam olsun.
Ne yazı var ne bir güzü,
Allah Allah tekbir sözü.
Nura dönmüş parlar yüzü,
Şu dağlara selam olsun.
Aşık Ferhat`ın sancısı,
Kayalar ses vermez yası.
Şehit Atamın yuvası,
Şu dağlara selam olsun.
Söz Yazarı:
Ferat ERTÜRK
03.08.2000
HAMBURG

Gurbet
Yurdum oldu şu ellerin öreni,
Hem derdi var, hemde devran süreni.
Hiç görmedim öz yurduna döneni,
Gurbetsin ya buralarda özüm yok,
El yurdusun sana başka sözüm yok.
Kaç yıl oldu sayamadım gününü,
Yazık ettim Ziyan ettim ömrümü.
Sevmesende giden salda sürgünü,
Gurbetsin ya buralarda özüm yok,
El yurdusun sana başka sözüm yok.
Hatır bilmez, gönül bilmez, dert bilmez,
Adı gurbet öz adını hiç bilmez.
Ağlar amma göz yaşını sildirmez,
Gurbetsin ya buralarda özüm yok,
El yurdusun sana başka sözüm yok.
Aşık Ferhat varmasanda farkına,
Binen binmiş yol almış bak tahtına.
Kahretsende darılsanda bahtına,
Gurbetsin ya buralarda özüm yok,
El yurdusun sana başka sözüm yok.
Söz Yazarı:
Ferat Ertürk
02.10.2006
Hamburg

ÇANAKKALE SON KALE
Çanakkale, çanakkale TÜRKKALE,
Ya ölüm, ya hürriyet gele.
Türk'e saldırdılar bile bile,
Ya öldüler, ya kapıldılar sele.
Biz mi çağırdık çakal sürüsünü gelin diye,
Conkbayırında, Anafartalarda pis canınızı verin diye.
Niye uslanmaz bu kahpe düşmanlar,
Yürekleri güm güm atan tabansız tavşanlar.
Madem biliyorsan cesur TÜRK'ü,
Ne diye giyersin bire çakal, aslan kürkü.
Sana anlatmadılarmı yüce ATATÜRK'ü,
Hürriyet için ölüm emri verdi cesur TÜRK'ü.
Bizim için ölüm; yeniden dirilmektir,
Sizin için ölüm; leş gibi yere serilmektir.
Bizim için tarih; yeniden var olmaktır
Sizin için tarih; ortadan yarılmaktır.
Biz TÜRK'üz hep TÜRK kalırız,
ATATÜRK'ün yolunda beraber yürürüz.
Eğilmez başımız düşman önünde,
İlerleriz daima medeniyet yönünde.
Çanakkale geçilmez dedik, inanmadınız,
Yine gelirseniz, yeniden yakarız.
Çanakkalede ölmeseydi 250 bin Oğuz,
Bilin ki artık, tarihte yoğuz.
Çanakkale geçilmez son sözümüz,
Şan, Şeref, Kahramanlıktır. Bizim ÖZÜMÜZ.
YAZAN : DURMUŞ ÖZTÜRK
18 MART 2004

NEYDİ O KÖY HAYATI
İKİ ODALIYDI, KÖŞKLÜ EVLERİMİZ,
KÜÇÜK DEMİRLİ PENCERELERİMİZ,
TOPRAKTAN OLURDU TENCERELERİMİZ,
NEYDİ O KÖY HAYATI.
GAZ BULUNMAZ LAMBA YAKTIK,
ÇOĞU ZAMAN AY'A BAKTIK,
SURU SİLİK AYNA TAKTIK,
NEYDİ O KÖY HAYATI.
GENELDE YERDİK BULGUR-SOĞAN,
ÖRTÜNÜRDÜK HEP KAPSIZ YORGAN,
İNEK SÜTÜ İÇERDİ YENİDOĞAN,
NE ZORDU BE KÖY HAYATI.
MEYVA-SEBZE ZOR GÖRÜRDÜK,
HEP ÇAMURDA YÜRÜRDÜK,
AHIR VE DAM KÜRÜRDÜK,
AH NE ZORDU KÖY HAYATI.
YOL PARASI ARPA-BUĞDAY VERİRDİK,
CAMLARIMIZA NAYLON GERERDİK,
KIYPIKTAN DÖŞEK SERERDİK,
NEYDİ O KÖY HAYATI.
KIL ÇUVALLARDA YÜK TAŞIRDIK,
İLK MOTORU GÖRDÜK ÇOK ŞAŞIRDIK,
TAŞLI YOLLARDAN ONU DA AŞIRDIK,
NE GARİPTİ KÖY HAYATI.
MET, AŞIK, İP OYUNU KURDUK,
LASTİK SAPANLA ÇOOK SERÇE VURDUK,
GELİP-GEÇENE SELAM DURDUK,
NEYDİ O KÖY HAYATI.
ÇALLIK, AKÇAPA, ÇOBANSA,
KEÇİ-KOYUNLAR ÇOK DOĞURSA,
ÇOBAN KARACA HEP BAĞIRSA,
NE GÜZEL OLURDU KÖY HAYATI.
BAĞ ZAMANI KURULURDU BEKÇİ ÇARDAĞI,
ORAK TARLASINDA UNUTMAZDIK AĞAÇ BARDAĞI,
GÜNEŞ YAKINCA HAYALLERDİK KARLIDAĞI,
NE SICAKTI KÖY HAYATI.
PINAR OCAĞI AKARIMIZ,
KUNDAKÇI YURDU YAKARIMIZ,
BAĞDA KURULUR ÇARDAĞIMIZ,
NE GÜZELDİ KÖY HAYATI.
BAĞA-DAĞA GİDERDİK,
OĞLAK-KUZU GÜDERDİK,
KARINCA, TOSBAĞA, YILANLARI ÜZERDİK,
NE GARİPTİ KÖY HAYATI.
TOPRAKTAN YAPILMIŞTI TESTİMİZ,
OĞUZDAN GELMEDİR NESLİMİZ,
ÇOK ÇIKARDI KANLIKAYADA SESİMİZ,
NE GÜZELDİ KÖY HAYATI.
KAHVE NEDİR BİLMEZDİK,
BİRBİRİMİZİ HİÇ ÜZMEZDİK,
ASLA YALNIZ GEZMEZDİK,
NE GÜZELDİ KÖY HAYATI.
BAYRAMLARI GÖZLERDİK,
ODALARI ÖZLERDİK,
KIZI-OĞLANI SÖZLERDİK,
NE GÜZELDİ KÖY HAYATI.
KUZU-OĞLAK MELEŞİR,
DUL ARDINDA EĞLEŞİR,
AKŞAMLARI EMİŞİR,
NE GÜZELDİ KÖY HAYATI.
TEKNELERDE HAMUR KARILIR,
SAÇ ÜSTÜNDE YUFKA YAPILIR,
HAMIRSIZ İÇİN FIRIN YAKILIR,
NE TATLIYDI KÖY HAYATI.
GİDERDİK PAZARA EŞEK İLE,
HERKES BULAMAZDI ONU BİLE,
HAŞHAŞ-NOHUT SATILIRDI KİLE-KİLE,
NE GÜZELDİ KÖY HAYATI.
DÜĞÜNLERDE KAPSÜL-BARUT ALIRDIK,
KARADAĞLI İLE HAVAYI YARARDIK,
DAVETLİLERİ HÜRMETLE SARARDIK,
NE HAVALIYDI KÖY HAYATI.
KAMIŞLARLA DAMLARI ÖRTTÜK,
ÖKÜZLERLE DÜVEN SÜRDÜK,
AT ARABASI, KAĞNI BİLE GÖRDÜK,
NE GÜZELDİ KÖY HAYATI.
KIL ÇORAP, YÜN KAZAK ÖRDÜK,
KARASABANLA ÇİFT SÜRDÜK,
DEMİR PULLUK DAHİ GÖRDÜK,
NE ZORDU BEE KÖY HAYATI.
SÜMBÜL, GÜVEY ÇİÇEĞİ, SERÇEGÖZÜ TOPLARDIK
MANTAR, ÇİĞDEM, KUZU KULAĞI YERDİK,
ANAMASTAN KAR BİLE GETİRDİK,
NE TATLIYDI KÖY HAYATI.
KEÇİ KILI ÇIKRIK İLE BÜKÜLÜRDÜ,
ÇORAK BAŞINDA KERPİÇ DÖKÜLÜRDÜ,
BABPA İLE ÇALI SÖKÜLÜRDÜ,
NE ZORDU KÖY HAYATI.
İŞ'TE GÜÇTE İMECE VARDI,
İKİLİK YOK, BİRLİK VARDI,
HUSUMET YOKTU, DİRLİK VARDI,
NE GÜZELDİ KÖY HAYATI.
TEYZE, HALA, YENGE HEPSİ BİRER ANA,
EMMİ, DAYI SAYILIRDI AYNEN BABA,
BAYRAM-DÜĞÜNDE KONUŞULMAZDI KABA-SABA,
NE SAYGILIYDI KÖY HAYATI.
BÜTÜN İNSANLAR TÜREDİ ADEM İLE HAVA'DAN,
SEN NESLİMİZİ ISLAH ET YÜCE YARADAN,
KİMSE MAĞDUR OLMASIN DİL YARADAN,
KÖYÜMÜZÜ MUHTAÇ BIRAKMA ÇOK PARADAN,
HEP GÜZEL KALSIN KÖY HAYATI.
YAZAN : DURMUŞ ÖZTÜRK
14 EYLÜL 2006

KÖY KOKULU AKŞAMLAR
Uzun yollardı beni bu köy kokulu akşamlarına getiren
Sevgiyi, dostluğu, sevinci, hüznü geride bırakıp hasrete çeviren,
O uzun yollardı beni gerçek hayattan alıp getiren
Ve hayatta geride bıraktıklarımı düşündürmeyen.
Hayatı kabullenmek mi yoksa uyum sağlamak mı zordu
Bunu düşünmek bile hayatla bir mücadeleydi.
Her son yeni bir başlangıç dedik
Ve hayata kaldığımız yerden devam etmeye başladık.
İyisiyle, kötüsüyle, yaşlısıyla, genciyle buradaymış gerçek hayat
Canın yandığında acını hisseden kendi insanınmış
Hastalığında, sağlığında, düğününde, cenazende yanında olan kendi insanınmış
Burasıymış gerçek hayat.
Aynı kanı taşıdığın insanlarla beraber olmak,
Ve seslendiğinde seni duyacaklarına emin olduğun yer bu,
KÖY KOKULU AKŞAMLARMIŞ.
Şule ŞİMŞEK